31.03.2010

Yemek Sepeti

İyi buluş.
Gördüğüm faydalı siteleri, hatta faydalandığım siteleri sizinle paylaşıyorum.
İşte bunlardan biri de Yemek Sepeti.
Türkiye genelinde restoranlar buraya ücretsiz üye oluyorlar. Siz de bu siteye ücretsiz üye olup istediğiniz restorana yemek siparişi verebiliyorsunuz.
Satıcı ya da alıcıdan para almıyorlar sadece reklamdan para kazanıyorlar.
Ve çok güzel bir hizmet sunmuş oluyorlar.
İş yerinde "yine yemek vakti geldi", "ne yiyeceğiz" stresi Yemek Sepeti'yle gideriliyor.
Siparişinizi çok detaylı yazabiliyorsunuz. Size yakın restoranları hemen bulabiliyorsunuz. Ve mutlaka 30 dakika içinde siparişiniz geliyor.
Yemek Sepeti'ni tavsiye ediyorum.

Acıktırmayan Yiyecekler:

Özellikle oturarak iş yapanlar, bütün gün hareketsiz kalanlar için çok güzel bir tavsiye. Otururken mutlaka birşeyler yemek istiyor insan. Ben de uygulayacağım.

MUZ:
Açlık hissettiğiniz zaman abur cubur yerine yıl boyu bulabileceğiniz ve fiyatı da uygun olan bu meyveyi tercih edebilirsiniz. Sizi tok tutar ve birçok abur cuburdan daha az yağ ve şeker içerir.
YUMURTA:
Haftada 12 tane yemediğiniz müddetçe yumurta vücudunuzun protein ihtiyacı açısından idealdir. Proteinli yiyecekler daha uzun süre tok tutar.
BADEM:
Fındık ve bademin iyi birer atıştırmalık yiyecek olduğu fikrini yaygınlaştıran Dr. Mehmet Öz’dür herhalde. Badem asit ve protein açısından zengindir. Bir avuç badem sizi uzun süre tok tutar.
AVAKADO:
Sanılanın aksine avokado içindeki tekli doymamış yağ asitleri ve protein sayesinde sizi uzun süre tok tutar.
FISTIK EZMESİ:
İçinde yüzde 100 kavrulmuş fıstık olan fıstık ezmesi hidrojenize yağ, şeker ve ekstra tuz içermez. İçindeki protein ve tekli doymamış yağlar hem sağlıklıdır hem de tok kalmanıza yardımcı olur.
YULAF EZMESİ:
Yulaf ezmesi çok az şeker ve bol miktarda lif içerir. Hazırlaması da çok kolaydır. Bir kasesi sizi saatlerce tok tutabilir.
ELMA:
Elmalar lif deposudur. Günde bir tane elma yerseniz mideniz lifle dolar ve sürekli yemek yemeyi düşünmezsiniz!
Bu yazı www.ekolay.net'ten alınmıştır.

Tasarım Sanat İçin mi İnsan İçin mi?

Tasarımın birçok şeyi kapsaması gerekiyor. Hem sanat için hem insan için olanı varsa ohh ne ala!
Yani hem kullanışlı hem görsel açıdan zengin olursa tasarımı yapan doğru yolda demektir. Hatta insanlığa, hayatı kolaylaştırdığı için katkıda bulunmuştur.
Bir müşterimizin kiralık villasının mutfağını tasarlarken 1. sırada kullanışlı 2. sırada güzel, 3. sırada fiyatının uygun olmasına çalıştım. Diğer taraftan beğenilen kapak pek de kullanışlı değildi.
Yani ayda bir mutfak kapaklarının kulak pamuklarıyla ince ince temizlenmesi gerekir.
Onu, kullanmaya başladıklarında görecekler ve tasarım işinin sanıldığı kadar kolay olmadığını anlayacaklar.
Dün başka bir müşterimizle sohbet ederken, yeni yaptırdığı mutfağındaki paslanmaz çelik kulplarını hergün silmek zorunda kaldığını söyledi. Özel spreyini almış, el izlerini, damla izlerini gözdükçe siliyomuş.
Bayanların mutfakta yaşamadığı bir bu stres kalmıştı: Yanlış tasarımı sindirmek...
Üstte gördüğünüz resim tam Tasarım Bilmecesi olacak bir resim değil mi? Ama bu yanlış tasarımı görünce dayanamadım, sizinle bu şekilde paylaşmak istedim.
Bu bir ada tipi dablumbaz.
Ben mi yanlış biliyorum diye düşündüm dablumbaza bakarken; ocağımızın etrafını, aspratörü 2 gün silmeyince yağ tabakalarının kemikleştiğini.
Sadece bir kullanıcı olarak; dablumbaz tasarımcısına soruyorum:
Paslanmaz çelik şeritlerin içi nasıl temizlenecek? Oralara nasıl ulaşılacak?
Amaaa misafirinizin mutfağınıza  girer girmez bu şık dablumbazı görünce yüz ifadesi için herşeye katlanırım diyorsanız,
Bu tasarımlardan piyasada bol bol var.

İstanbul Dolphinarium

45 dakika süren harika bir gösteri.
Gösteri kahramanları beyaz balina, mors ve yunuslar.
Geçen hafta sonu gittik İstanbul Dolphinarium'a. Eyüp kıyı sahil şeridini takip ederek ulaşabiliyorsunuz. Detaylı krokiye buradan bakabilirsiniz.
3 yaşındaki kızım, kitaplarda ya da televizyonda gördüğü hayvanları çok yakından izledi. Hatta beyaz balina ağzıyla tuttuğu fırçayla resim bile yaptı. Şarkı söylediler, dans ettiler...
Ela hala evde onların taklidini yapıyor.
İsterseniz önceden telefonla haber vermek koşuluyla yunuslarla yüzebilirsiniz.






3 yaş ve üzeri çocuklarınızla hafta sonu gidebileceğiniz harika bir etkinlik bana göre.

Çocuk Kitabı "Unutmadım Seni"

3 yaşındaki kızıma yaklaşık 1 yıldır uyurken masal okuyorum.
Tabi bazılarının etkisinde kalarak masaldaki kahramanları rüyasında gördüğü oluyor.
O yüzden özellikle akşam okuyacağım kitapları, kitapçıda okuyarak alıyorum.
Aslında Cemile serisini okuyorum Ela'nın isteği üzerine ama çevirisi çok başarılı değil açıkçası. Bazı yerleri çok uzatılıyor, bazı yerlerinde cümle düşüklüğü var. Kitabı okurken duraklamak gerekiyor bazende.
Ama bunu Migros'tan içini hiç okumadan sadece çıkartmaları va diye aldım.
Fiyatı 2.95 TL.
İyi ki almışım çok memnun kaldım.
Önce çıkartmalar, kitabın belirlenen yerlerine yapıştırılıyor.
Sonra da kitabı okumaya başlıyosunuz.
Kitap dili çok güzel, şiirsel ve çok akıcı.
Bir yıldır her akşam benzer kitapları okumuş bir anne olarak bu kitabı her gün zevkle okuyorum.
Kitabın yazarı Aslı Sancak Kılıç'ı kutluyor ve teşekkür ederiyorum.
Kızım da kitabın kahramanı Bızdık'ı çok sevdi.



En kısa zamanda bu serinin diğer kitaplarını alacağım.
Kuzey Yayınları'nın diğer kitaplarını incelemek isterseniz buradan bakabilirsiniz.

Taştan Şeyler

Kızım için işime ara verip evde olduğum süre içinde, hem Ela'ya örnek olmak için hem de bu tarz şeyleri yapmayı çoook sevdiğim için "taştan şeyleri" yarattım.
Hatta "taştan şeyler"in bir bloğu bile var.
"Taştan İstanbul", "Atatürk" ve "Hatıra" örneklerini görebilirsiniz.
Aslında tüm hanımlara öneriyorum. Günün stresini başka nasıl atabiliriz ki!
Eğer siz de bu tarz işlere meraklıysanız yapımı çok kolay...
Malzemeler:
Hobi mağazalarından ya da büyük yapı marketlerden
Transfer yapıştırıcısı,
Beyaz su bazlı boya,
Fırça...alıyorsunuz.
İstediğiniz bir resmin renkli fotokopisini çektiriyorsunuz.
Sonra da transfer serüveni başlıyooooorr....
Gerisi sizin hayal gücünüze kalıyor.

Forum İstanbul


Geçen hafta sonu gittik. Tabiki içindeki Turkuaz Akvaryum'u görmeye.
Bu tarz yerler hafta sonları kalabalık olacağından saat 10.00 gibi gittik, kapılar açılınca içeri girmek ve her taraf sakinken alış veriş merkezindeki işlerinizi yapmak o kadar zevkli ki! Tavsiye ederim. Hem kızımın hem bizim, gözlerimiz kızarmadan, boğazımız yanlış havalandırma kurbanı olmadan rahatça geziyor ve 12-13 civarında kalabalık başladığında da çıkıyoruz.
Forum İstanbul'a da öyle gittik, İkea'nın Carrefour'un Forum İstanbul'un karşılıklı olduğu bir kompleks yapmışlar. İyi fikir tabi. Ama otopark ve ana caddeye çıkışlar yetersiz olduğu için akşam üzeri saatlerinde kriz yaşanıyormuş diye duydum, gitmek isteyenlere duyurulur.
Forum İstanbul Bayrampaşa'da otobüs terminalinin de yanında. Aman giderken yönlendirme tabelalarını iyi takip edin. Birini kaçırırsanız çok uzaklaşıyorsunuz.
Akvaryumu bu kadar büyük ve iyi tasarlanmış beklemediğim için, girdiğimde şaşırdım. Avrupa'yı aratmayacak kadar detaylar düşünülmüş, çalışanlar bilgili ve ilgiliydi. Gerçekten çok büyüktü, her yaştaki çocuğun ilgisini çekecektir. Bazı havuzlarda daha önce görmediğim hayvanların bakıcıları dokunmamız için bize uzatıyorlardı :)
Kızım da biz de gayet memnun ayrıldık akvaryumdan.
Sıra alış veriş merkezini gezmeye geldi. Eee ne de olsa hiç bir yerde sigara içilmiyor ve yeni bir bina olduğu için havalandırma sistemi temiz.
Çok sıcak ve planını da kullanışlı buldum. Ne City's Nişantaşı gibi anlamsız küçük ne de Cevahir gibi anlamsız ve ezici bir büyüklüğü var. Her ölçüsü gayet yerinde.
2-5 yaş arası çocukların ilgisini çekecek şu sıralarda Barbie bebeklerin ve Lego'nun sergisi ve oyun alanı var. Barbie bebekler legolar ve resim tahtaları sınırsız...Giriş ücreti ise 2 yaşından sonrası için 6.5 TL.
Bu havalarda erken gitmek koşuluyla çocuklarla güzel vakit geçirecek bir kaç yerden birisi Forum İstanbul.